tutmak, kavramak, tıkamak, kaldırmak, el...
{
hold
}
alıkoymak; mahrum etmek; hapsetmek,...
{
detain
}
alıkoymak, engellemek, tutmak, baskı...
{
restrain
}
geciktirmek, ertelemek, gecikmek, geç...
{
delay
}
tutmak, bulundurmak, sağlamak, korumak,...
{
keep
}
alıkoymak, tutmak, elinden kaçırmamak,...
{
retain
}
durmak, son vermek, bırakmak, dindirmek,...
{
stop
}
esmek, körüklemek, üflemek, uçurmak,...
{
blow
}
taşımak, kaldırmak, nakletmek, götürmek,...
{
carry
}
kapıp kaçmak, etkilemek, büyülemek,...
{
catch up
}
ayırmak, tutmak, ayırtmak, rezerve...
{
reserve
}
kaydetmek, deftere işlemek; ayırmak, yer...
{
book
}
ezberlemek, bellemek
{
memorize (Amer.)
}
alıkoymak, tutmak, vermemek, esirgemek
{
withhold
}
En cours de traduction, veuillez patienter...
